Çölyak hastalığı, gluten adı verilen bir proteinin tüketildiğinde, bağışıklık sisteminin bağırsaklara saldırmasına neden olan otoimmün bir hastalıktır. Bu saldırı sonucunda bağırsak villus adı verilen yapılar hasar görerek emilimi azaltır. Bu durum sindirim sistemi sorunlarına, beslenme bozukluğuna ve vitamin/mineral eksikliklerine yol açabilir. Çölyak hastalığı, genellikle genetik bir yatkınlık sonucu ortaya çıkar ve kalıcı bir durumdur.
Çölyak hastalığı teşhisi koyabilmek için öncelikle kan testleri yapılarak, bağırsaklardaki hasarın derecesi değerlendirilir. Daha sonra gluten tüketimi kesildiğinde semptomlarının azalması veya tamamen ortadan kalkması, tedaviye olumlu yanıt verildiğinin göstergesidir. Tedavi, ömür boyu gluten içermeyen bir diyet uygulanmasıyla yönetilir. Bu diyet, buğday, arpa, çavdar ve gluten içeren diğer ürünlerin tüketilmemesini gerektirir. Gluten içeren gıdalara alternatif olarak, pirinç, mısır, patates ve bezelye gibi glutensiz tahıllar tercih edilebilir.
Çölyak hastalarının, etiketlerde gluten içeriği olan yiyecekleri dikkatli bir şekilde okumaları oldukça önemlidir. Ayrıca, yiyeceklerin hazırlanmasında kullanılan mutfak ekipmanlarının da gluten içermemesi gerekmektedir. Bu nedenle, kendi evlerinde yemek yapmaları ve restoranlarda gluten içermeyen seçenekleri tercih etmeleri önerilir.
Çölyak hastaları vitamin ve mineral eksikliklerine karşı da hassastır. Bu nedenle, demir, kalsiyum, folat ve B12 vitamini gibi eksiklikleri önlemek için takviyeler alabilirler. Ayrıca, özel olarak formüle edilmiş glutensiz diyet ürünleri de kullanılarak yiyeceklerin besin değerleri takviye edilebilir.
Sonuç olarak, çölyak hastalığı gluten intoleransı olan bir durumdur ve ömür boyu süren bir diyet değişikliği gerektirir. Gluten içeren gıdaları tüketen hastalarda bağırsaklarda hasar meydana gelirken, gluten içermeyen bir diyetle semptomlar kontrol altına alınabilir. Çölyak hastalarının dikkatli bir şekilde beslenmeleri ve gıdalardaki gluten içeriğini takip etmeleri yaşam kalitelerini büyük ölçüde iyileştirebilir.
Çölyak hastalığı ne kadar sürede geçer?
Gluten alerjisi ya da gluten intoleransı olarak adlandırılan rahatsızlık, genellikle 3-5 senede kendiliğinden geçer.
Çölyak hastalığı nasıl düzelir?
Çölyak hastalığının tedavisinde tek seçenek diyetten gluten içeren yiyeceklerin tamamen çıkarılmasıdır. Bunun için gluten içeren besinlerin bilinmesi gerekir. Buğday, arpa, çavdar ve bunlardan yapılmış bulgur, irmik, makarna, erişte, kek, börek gibi her türlü yiyecek gluten içerir.
Çölyak hastalığı kimlerde görülür?
Cerrahi girişimler, hamilelik, doğum yapma, bazı viral enfeksiyonlar ve şiddetli ruhi sıkıntılar hastalığın ortaya çıkmasına sebep olabilir. Zencilerde ve Asya kökenlilerde daha nadir görülür. Her yaşta ortaya çıkabilmesine rağmen 8-12 aylık çocuklarda ve 30-40 yaş aralığında daha sık görülmektedir.
Çölyak hastalığı geçici bir hastalık mı?
Günümüzde en sık rastlanan genetik hastalıklardan biri olan çölyak hastalığı kronik bir rahatsızlıktır ve tek tedavisi ömür boyu glütenli gıdalardan uzak durmaktır.2 Ara 2020
Kanda klor neden bakılır?
Klor seviyeleri, böbrek fonksiyonu ve vücuttaki elektrolit dengesi hakkında bilgi sağlayabilir. Elektrolit Paneli: Kan elektrolit paneli, kanın elektrolit seviyelerini ölçer. Elektrolitler, vücut sıvılarının ve hücre içi dengesinin korunmasında önemli olan minerallerdir. Klor da bu elektrolitlerden biridir.
Klor eksikliği nasıl giderilir?
Klor Açısından Zengin Besinler Yüksek miktarda klorür içeren yiyecekler arasında deniz yosunu, çavdar, domates, marul, kereviz ve zeytin bulunur. Potasyumla kombine haldeki klorür de birçok gıdada bulunur. Potasyum klorür, yaygın bir tuz ikamesidir.
Klor fazlalığı nelere yol açar?
Kandaki klor seviyesi yükseldiğinde her hastada farklı belirtiler gözlemlenebilir. Ancak hastaların genelinde klor yüksekliği durumunda kaslarda güçsüzlük ve spazm, yüksek tansiyon, bilincin karışması ve yorgunluk belirtileri görür.
Klor eksikliği neden olur?
Klor Eksikliği veya Fazlalığının Vücuda Etkileri Vücudunuz çok fazla sıvı kaybettiğinde vücudunuzdaki klor miktarı azalabilir. Bunun nedeni aşırı terleme, kusma veya ishal olabilir. Diüretikler gibi ilaçlar da klorür seviyelerine düşüşe neden olabilir.
Klor neye sebep olur?
Klor gazı suyla temas ettiğinde hidroklorik asit ve hipoklorik asit oluşturan bir tepkime gerçekleşir. Bu nedenle göz ve akciğerler gibi vücudun nemli bölgelerini tahriş eder, solunum güçlüğüne, boğazda daralmaya ve akciğer ödemine sebep olur.
