Plt (trombosit) kan değeri, kanın pıhtılaşmasından sorumlu olan kan hücrelerinin sayısını ifade eder. Normal trombosit sayısı yaklaşık olarak 150.000 ila 450.000 arasında değişir. Trombositlerin düşük olması durumunda kanın pıhtılaşması zorlaşırken, yüksek olması durumunda kanın pıhtılaşma riski artabilir.
Plt kan değerini artıran birçok faktör vardır. Bunların başında sağlıklı ve dengeli bir beslenme gelir. Özellikle demir, B12 vitamini ve folik asit yönünden zengin gıdaların tüketimi, plt kan değerini artırır. Karnabahar, ıspanak, brokoli gibi yeşil yapraklı sebzeler ve kırmızı et, demir açısından zengin kaynaklardır. Ayrıca, ay çekirdeği, nohut, kuru fasulye ve mercimek gibi baklagiller folik asit içermektedir.
Plt kan değerini yükseltmede bir diğer etken ise aktif bir yaşam tarzı sürdürmektir. Düzenli egzersiz yapmak, kan dolaşımını artırarak plt sayısının yükselmesine yardımcı olur. Spor yaparken aşırıya kaçılmamalı ve uzman desteği alınmalıdır.
Stresin de plt kan değerini etkilediği bilinmektedir. Stres altında olan kişilerde plt seviyesi düşebilir. Bu nedenle, stres yönetimi tekniklerini kullanarak stresi azaltmak plt kan değerini yükseltebilir. Yoga ve meditasyon gibi teknikler, stresi azaltarak plt sayısını artırır.
Son olarak, sağlıklı bir uyku düzeni de plt kan değerini etkilemektedir. Yeterli ve kaliteli bir uyku, vücudun yenilenmesine yardımcı olduğu gibi plt değerlerini de dengeleyebilir. Geceleri uykuya geçmeden önce rahatlama teknikleri uygulamak, uyku kalitesini artırabilir.
Bu faktörlerin yanı sıra, sağlık sorunları veya ilaç kullanımı da plt kan değerini etkileyebilir. Bu nedenle, plt kan değerinde bir düzensizlik fark edildiğinde mutlaka bir doktora başvurmak ve uygun tedaviyi almak önemlidir.
Trombosit yükselten yiyecekler nelerdir?
Pancar: Antioksidan özelliği ile ön plana çıkan pancar, K, A ve C vitamini açısından zengindir. Bu vitaminleri sayesinde trombosit sentezini arttırır ve güçlenmelerini destekler. Antep Fıstığı: Bu besinlere ek olarak Antep fıstığı ve yeşil mercimek de trombosit için şifalı bitkiler arasında yer alır.
Plt değeri düşükse ne olur?
Trombosit (plt) rakamının normalin altında olması durumunda kan damarları yaralanmaya ve kanamaya, meyilli duruma gelir ve yaralanma gibi durumlarda yoğun kan kaybı yaşanır, yaranın iyi olması gecikir ve kanın pıhtılaşma zamanı uzamaktadır.
Plt düşükse ne yapılmalı?
Tedavi için hastalar iki risk grubuna ayrılır. Düşük risk grubunda daha öncesinde herhangi bir pıhtı hikayesi olmayan, 60 yaş altı kişilerde düşük dozda kan sulandırıcı verilir. Trombosit sayısı yüksek olan, yüksek risk grubundaki kişilerde trombosit sayısını düşürücü tedavinin yanında yine kan sulandırıcı da verilir.
HGB düşüklüğü hangi hastalık?
Vücuttaki demir miktarını ortaya koyan parametre hemoglobin olduğundan dolayı, kansızlık ya da demir eksikliği problemlerinde ilk bakılan parametredir. Hemoglobin düzeyinin normalden düşük olduğu noktada ilk akla gelen rahatsızlık anemidir.13 Eki 2020
Hemoglobin yükseltmek için ne yapmalı?
Demir, folik asit ve B-12 vitamini açısından zengin gıdaların tüketilmesi hemoglobin seviyelerinin korunmasına yardımcı olur. Diyete dahil edilmesi gereken gıda kaynaklarından bazıları et, balık, kümes hayvanları, yumurta, fasulye, mercimek ve yeşil yapraklı sebzelerdir.22 May 2022
Kan değerleri en hızlı nasıl yükselir?
En hızlı kan yapıcı besinlere tahin helvası, keçiboynuzu pekmezi, kuru incir, kuru erik, ve kuru üzüm örnek verilebilir. Kanın hızlı bir şekilde yükselmesine yardımcı olan sebzeler olarak sayılabilir. Aynı zamanda meyvelerden dut, çilek, muz, kavun ve portakal da kanın yükselmesinde etkilidir.25 May 2023
Hemoglobin düşüklüğü tehlikeli midir?
Örneğin, 19 yaşında bir erkeğin tespit edilen kan değeri yaklaşık 13 g/dL’ nin altında ise söz konusu kişi düşük hemoglobin düzeyine sahip demektir. Düşük HGB seviyelerine, vücudun kırmızı kan hücreleri yaratma kabiliyetini etkileyen herhangi durum ya da hastalık neden olabilir.26 Mar 2021
Hemoglobin değeri kaça düşerse tehlikeli?
Anemi (Kansızlık) hemoglobin miktarının yaş ve cinsiyete göre dünya sağlık örgütü tarafından kabul edilen kriterlerin altında kalmasıdır. Bu kriterler erişkin erkeklerde 13 g/dL, kadınlarda 12 g/dL nin altı kabul edilir. 6 ay ile 6 yaş arası çocuklarda 11 g/dL nin, 6-14 yaşlarda 12 g/dL nin altı anemidir.
